72. Yemekle Kurduğumuz İlişki

Türkiye obezitede Avrupa birincisi. Dünya Sağlık Örgütü’nün belirlediği ölçütlere göre her üç yetişkinden biri obez. Durum yalnızca yetişkinlerle sınırlı değil. Türkiye’de yapılan araştırmalar, her dört çocuktan birinin aşırı kilolu veya obez olduğunu ortaya koymuş. Türkiye Bilimler Akademisi’nin daha birkaç ay önce düzenlenen sempozyumunda paylaşılan veriler bunlar. Obezite, dünya çapında bir salgın ve her geçen yıl kötüleşiyor. Endişe verici olan bu sayıların özellikle düşük gelirli ülkelerde, sağlık sistemlerinin ihtiyacı karşılamakta zorlandığı ülkelerde hızla tırmanıyor olması. Açlık hissini bir tehdit olarak gören, bu yönde evrimleşmiş bir beyinle yaşıyoruz. Üstelik hem fiziksel hem duygusal yönden alışkanlık yaratacak şekilde tasarlanmış yiyeceklerle çevriliyiz. Durum buyken, yemekle kurduğumuz ilişkiyi istediğimiz gibi yönetebilmek için yapabileceklerimiz neler?

67. Doğru Tecrübeyi Yaratmak

‘’Hayatı nasıl yaşamak istiyorum?’’ Zor ve büyük bir soru bu. Oysa cevaplaması en zor sorular bile küçük adımlara bölündüğünde kolaylaşır. Hayatı günlere, saatlere hatta anlara böldüğümüzde, hayat tecrübemiz üzerinde sandığımızdan çok daha fazla gücümüz olduğunu göreceğiz. Zihnimizin ürettiği algıları, inançları, düşünceleri pasif bir şekilde kabul etmek yerine, dünyaya ilişkin tecrübelerimizi aktif olarak biçimlendirmemize olanak sağlayan bir güce sahibiz. Bu bölümün konusu, bu gücü kullanarak kendimiz için doğru tecrübeyi yaratabilmek.

64. Alınganlık Hakkında 10 Gerçek

Arkasında türlü hikayeler saklayan bir maske, alınganlık. Hem bir savunma mekanizması, hem pasif-agresif bir saldırı yöntemi. Kimi zaman sorumluluktan kaçmanın yolu, kimi zaman yüzleşmekten… Bazen karşımızdakini manipüle etmek için, bazense özel ve ayrıcalıklı hissetmek için alınıp güceniyoruz. En çok da kendimizi güvensiz hissettiğimiz zamanlarda…