Yılın geri kalan kısmını özel bir temaya ayırmak istediğimden bahsetmiştim daha önce. 2024 yılı boyunca yoğun olarak işlemek istediğim konu, kendimizle kurduğumuz ilişki. Bundan beş hafta önce özgüven kavramıyla başladık; sonra insanın kendi aklına güvenebilmesi ne anlama geliyor, bu soruyla devam ettik. Bir sonraki bölümde, bu defa bir başka soruyu ele aldık: Kendini koşulsuz sevebilmek neden kolay değil; bunu başarabilmek nasıl mümkün olur? Geçen haftanın konusuysa, kendine destek olmanın anlamı, zor zamanlarda kendine destek olabilmenin gücüydü.
Bugün, yine önemli sorularla devam ediyoruz. Bu defa konumuz, geçmiş. Geçmişi değiştirebilmek, zihnimizde değiştirebilmek mümkün mü? Geçmişin duygusal yükünü üzerimizden atmak, geçmişte takılıp kalmaktan kurtulmak, geçmişte yaşayıp durmaktan kurtulmak… Nasıl yapabiliriz bunu? Daha da önemlisi, geçmişi, arzu ettiğimiz geleceği yaratmak üzere nasıl kullanabiliriz? Bunu nasıl başarabiliriz?
Kimi zaman kendi geçmişimiz hakkında konuşurken, bize hükmeden, bizi tutsak eden gizemli bir varlık gibi bahsediyoruz ondan. Geçmişten daha güçlü olduğumuzu unutuyoruz. Bu gücü hatırlamanın ilk adımı, geçmiş hakkındaki hikayelerimizi değiştirmek.