”Hepimiz kendi düşüncelerimizin birer sonucuyuz’” demiş Buda. Stoacı filozof Marcus Aurelius’e göre mutlu bir yaşam, sandığımızdan daha az şey gerektirir çünkü mutluluğun kaynağı kendi içimizde, kendi düşünce biçimimizdedir. Bir başka Stoacı düşünür Epiktetos ise ‘’Dışımızdaki koşulları seçemeyiz ama koşullara nasıl tepki vereceğimiz her zaman bize kalmıştır’’ diyor. Psikolojinin kurucularından olan düşünür William James ise ‘’insanlığın en önemli keşiflerinden biri’’ diye nitelemiş bu yaklaşımı. İnsanlığın en önemli keşiflerinden biri, diyor, düşüncelerimizi değiştirerek hayatımızı değiştirebileceğimiz gerçeğidir.
İnsanlık tarihi boyunca, antik çağdan bugüne dek dünyanın farklı coğrafyalarında, farklı düşünce akımlarında karşımıza çıkan ortak bir yaklaşım bu: Hayatımızı düşüncelerimizle yaratıyoruz.
Peki ama nasıl?
Bu bölümde, bu önemli sorunun peşine düşeceğiz. Keşke yapmasam, değiştirebilsem dediğimiz davranışlar, kurtulmak istediğimiz alışkanlıklar ya da hayatımıza katmak istediğimiz yeni davranış biçimleri…  İstediğimiz yönde davranabilmek ve kalıcı bir dönüşüm yatabilmek için ihtiyacımız olan ilk şey, neyi neden yaptığımızı anlamak. Ve bunu anlamanın ilk yolu düşüncelere ve duygulara bakmak.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir